Nafaka Davası, Şartları ve Nafaka Türleri

Nafaka boşanma nedeniyle, eşlerin birbirlerine ve çocuklarına yardım yükümlülüğü olarak tanımlanmaktadır. Boşanma davasında nafaka talebinde bulunulabileceği gibi, boşanma davasından ayrı olarak nafaka davası açılabilmesi de mümkündür. Nafaka davalarında görevli mahkeme Aile Mahkemeleridir. Aile Mahkemesi bulunmayan yerlerde Asliye Hukuk Mahkemeleri davaya Aile Mahkemesi sıfatıyla bakacaktır. Tedbir nafakası, yoksulluk nafakası ve iştirak nafakası olmak üzere üç çeşit nafaka vardır. Tedbir Nafakası Dava tarihinden boşanma veya ayrılık hükmü kesinleşinceye kadar devam eden nafakaya tedbir nafakası denir. Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan eşlerin barınmasına (Türk Medeni Kanunu m. 186/1), geçimine (Türk Medeni Kanunu m. 185/3), malların yönetimine (Türk Medeni Kanunu m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (Türk Medeni Kanunu m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (Türk Medeni Kanunu m. 169). Mahkemece, dava tarihinden geçerli olmak üzere, Herhangi bir işi ve geliri olmayan veya Yardıma muhtaç eş yararına Türk Medeni Kanunu’nun 185/3 ve 186/3 maddelerine uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilir. Tedbir nafakasına hükmedilirken tarafların kusur durumuna bakılmaz. Çocuklar için tedbir nafakasının başlangıcı, çocukların kimin yanında kaldığına göre dava tarihi, diğer eşe teslim edilecekse teslim tarihi, sonradan doğmuş ise doğum tarihidir. Reşit çocuk için, eş nafaka isteyemez. Yoksulluk Nafakası Yoksulluk nafakası alabilmek için; – Boşanma olmalı, – Boşanma nedeniyle ekonomik durumu bozulmalı/yoksulluğa düşmeli, – Boşanma konusunda kusuru karşı taraftan daha ağır olmamalı, (eşit kusurlu olabilir) Bu şartları sağlayan taraf, geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. Nafaka talebinden feragat edilirse yeniden istenemez. Boşanma davasında istenilen nafaka talebinin reddine karar verilir ve karar kesinleşirse; sonradan nafaka istenemez. Nafaka konusunda hiç talep ve karar yoksa boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 1 yıl içinde (Türk Medeni Kanunu m.178) nafaka istenebilir. İştirak Nafakası Boşanma kararının kesinleşme tarihine kadar çocuklara verilen nafakaya tedbir nafakası, boşanma kararının kesinleşmesinden sonra verilen nafakaya ise iştirak nafakası denilmektedir. İştirak nafakası kamu düzeni ile ilgilidir. Bu nedenle; boşanma, ayrılık veya evliliğin iptali davalarında, hakim; bu hususta bir karar vermek zorundadır. Ayrı Nafaka Davası Nafaka davası boşanma davasından ayrı olarak da açılabilir. Boşanmadan sonra açılacak nafaka davalarında, nafaka alacaklısının yerleşim yeri mahkemesi (Türk Medeni Kanunu m. 177) yetkilidir. Boşanma davasından ayrı açılan nafaka davası ayrı harca tabidir. Nafaka isteyen taraf, ayrı yaşamada haklı nedene dayanmalı veya diğer eşin ailenin geçimi için katkıda bulunmadığını kanıtlamak zorundadır. Kovma, uzaklaştırma, terke zorlanma, veya diğer eşin ortak konuttan ayrılıp nafaka isteyen eşle ilgilenmemesi, ona destek olmaması vb hususlar haklı neden sayılabilir. Çocuklar yararına nafaka için ayrı yaşamada haklı olup olmamaya bakılmayacaktır. Nafakanın Ödenme Biçimi Mahkemece; nafakanın, toptan veya durumun gereklerine göre irat biçiminde ödenmesine karar verilebilir. İrat biçiminde ödenmesine karar verilen nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkar. Alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması veya haysiyetsiz hayat sürmesi halinde nafaka mahkeme kararıyla kaldırılır. (Türk Medeni Kanunu m. 176/3) Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Nafaka ile ilgili makalemiz ve daha fazlası için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz.